Yolum düştü yine bizim yöreye
Dedim güzel gidiyorsun nereye
Yazık ağlayarak indi dereye
İki gözü iki çeşme vah gelin
Yürüdüm dereye indim peşinden
Ağlayarak yakınıyor eşinden
Anlatıyor memnun değil işinden
İki gözü iki çeşme vah gelin
Oturduk göğsüme koydu başını
O ağladı bende sildim yaşını
Elin oğlu zehir etmiş aşını
İki gözü iki çeşme vah gelin
Konuştuk derdini anlattı durdu
Ah çekip ellerin bağrına vurdu
Gözünde kalmamış yuvası yurdu
İki gözü iki çeşme vah gelin
Ağlıyor evinde huzur kalmamış
Bir kere gülüp te murat almamış
Hayatta bir gün mutlu olmamış
İki gözü iki çeşme vah gelin
Beni çok üzüyor gelinin sözü
Derdini döküyor gülmemiş yüzü
Seni verenlerin kör olsun gözü
İki gözü iki çeşme vah gelin
Bu Ahmet Erbay’ın yanına çöktü
Bir güzel konuştuk derdini döktü
Ne kadar dertliymiş ciğerim söktü
İki gözü iki çeşme vah gelin