Nereden başlayım bilmem ki söze
Dereler her yanı olurdu göze
Oduna giderdik çataldan yüze
Keşke geri gelse o eski günler
Madımak efelik nivik toplardık
Sudan geçemezdik taştan hoplardık
Kendiri döğerken amma coplardık
Keşke geri gelse o eski günler
Kazan kazan tarhanalar dökerdik
Yağlı yapar aç kuş gibi çökerdik
Çorbanın içine ekmek bükerdik
Keşke geri gelse o eski günler
Azıcık mercimek bulgur pilavı
Sobanın üstünde alırdı tavı
Giderdik ormana severdik avı
Keşke geri gelse o eski günler
Dağlarda çay yapar tasla içerdik
Kuşluğa gelirdi davar seçerdik
Suya dalıp ırmaklardan geçerdik
Keşke geri gelse o eski günler
Eylül aylarında ırgat olurdu
Seven sevdiğini orda bulurdu
Semahlar dönerek mutlu olurdu
Keşke geri gelse o eski günler
Ahmet Erbay memleketin hayranı
Yapardık yemeği yanda ayranı
Gidip köyümüzde etsek bayramı
Keşke geri gelse o eski günler