Yetmiş beş hanelik köyümüz vardı
Traktör geçmiyor yolları dardı
Yazın ortasında her yanı kardı
Benim eski köyüm daha başkaydı
Taş ile örülmüş topraktı damlar
Pimapen değildi ağaçtı camlar
Her şeyin ortada olmazdı gamlar
Benim eski köyüm daha başkaydı
Öküzle herk eder ekin ekerdik
Yorulunca gölgelere çökerdik
Kağnıyla tarlaya ahpon çekerdik
Benim eski köyüm daha başkaydı
Bacalar akardı çıkar loğlardım
Sabahtan erken sığır hoğlardım
Ekini tırpanla biçer soğlardım
Benim eski köyüm daha başkaydı
Biçerdik tarlayı yığardık yığın
Mal davar çoğudu bol idi sağın
Yayığı yayardık alırdık yağın
Benim eski köyüm daha başkaydı
Ahmet Erbay hep giderdik obaya
Kömür yoktu odun koyduk sobaya
Köyde hayat başka bakın çabaya
Benim eski köyüm daha başkaydı