Bir insanın eğer yüzü gülmezse
Mutlu değil belli git sor istersen
Müsaitken bir topluma gelmezse
Mutlu değil belli git sor istersen
Kaldırmaz başını kafası yerde
Düşünür durur kim bilir nerde
Eğer düşmüş ise dermansız derde
Mutlu değil belli git sor istersen
Durmadan akıtır gözünden yaşlar
Daha dokunmadan derdine başlar
Ah çekse yıkılır dağlar ve taşlar
Mutlu değil belli git sor istersen
Çile çeker söyleyemez halını
Versen ona almaz dünya malını
Felek kırmış kanadını dalını
Mutlu değil belli git sor istersen
Kendini yakıyor garibin derdi
Sorun hele ona ne dertler verdi
Bunca olanlarda Ahmet’i gerdi
Mutlu değil belli git sor istersen