Ay: Ocak 2024

Tenhada buluşup tuttum elinden
Sen bunları inkar ettin nazlı yar
Öptüm dudağından sardım belinden
Sen bunları inkar ettin nazlı yar

Arada sırada gelirdim size
Oturduk yan yana geldik diz dize
Çay çökelek ekmek getirdin bize
Sen bunları inkar ettin nazlı yar

Isıttık ekmeği beraber yedik
Konuştuk beraber tamam söz dedik
Yaptığın tamamla bırakma gedik
Sen bunları inkar ettin nazlı yar

Utanırdım bakamazdım yüzüne
Bir laf bulup diyemezdim sözüne
Kurban olan derdim ela gözüne
Sen bunları inkar ettin nazlı yar

Ahmet Erbay inan seni özlerdi
Göremezse uzaklardan izlerdi
Gelir diye yollarını gözlerdi
Sen bunları inkar ettin nazlı yar

Yorum Bırak

Her yanım ağrıyor bu genç yaşımda
Yaşım yetmiş işim bitmiş gibiyim
Keltoş oldum saç kalmadı başımda
Yaşım yetmiş işim bitmiş gibiyim

Dizlerim ağrıyor büküldü belim
Kaşığı tutamam titriyor elim
Şapkayı çıkarsam görünür kelim
Yaşım yetmiş işim bitmiş gibiyim

Uzağı yakını görmüyor gözüm
Dillerim dolaşır çıkmıyor sözüm
Dişlerim döküldü kırıştı yüzüm
Yaşım yetmiş işim bitmiş gibiyim

Yola gitsem ayaklarım dolaşır
Yemek yerken her yerime bulaşır
Ecel gelmiş benim ile dalaşır
Yaşım yetmiş işim bitmiş gibiyim

Ahmet Erbay günler gelip geçiyor
Ölüm gelmiş insanları seçiyor
Bu dünyaya gelen geri göçüyor
Yaşım yetmiş işim bitmiş gibiyim

Yorum Bırak

Seninle beraber ne günüm geçti
Geri dön can içim sensiz bırakma
Bu zalim hastalık seni mi seçti
Geri dön can içim sensiz bırakma

Nere gitsem bırakmadım elini
Bende kıskanırdım saçın telini
Sarmaya doymazdım ince belini
Geri dön can içim sensiz bırakma

Zayıfladın sen karıştın yatağa
Zalim dertler geçti bütün atağa
Beni yalnız koyup atma batağa
Geri dön can içim sensiz bırakma

Ne olur can içim kaldır başını
Kimseler bilmiyor akan yaşını
Hiç yiyemez oldun ekmek aşını
Geri dön can içim sensiz bırakma

Ahmet Erbay sakın bırakma beni
Bırakır gidersen özlerim seni
Dertlerim çoğaldı yeniden yeni
Geri dön can içim sensiz bırakma

Yorum Bırak

Yaratan yaratmış böyledir yazı
Seni vermem ama Allah’ın emri
Vermezdim ellere sen oldun razı
Seni vermem ama Allah’ın emri

Yıllar boyu hiç çıkmadın sözümden
İnan seni esirgedim gözümden
Baş tacımsın düşmedin yüzümden
Seni vermem ama Allah’ın emri

Büyük küçük evimize doldular
Allah’ın emriyle dünür oldular
Eşleri dostları amma boldular
Seni vermem ama Allah’ın emri

Ben seni kimseye veremem derdim
Kendi ellerimle görüşüp verdin
Çok şükür sonunda murada erdim
Seni vermem ama Allah’ın emri

Ahmet Erbay davul zurna çalıyor
Damat gelmiş evden gelin alıyor
Annesi babası kızsız kalıyor
Seni vermem ama Allah’ın emri

Yorum Bırak

Bir anda seçildin kaç oldu yaşın
Yirmi yaşında mı on dokuz musun
Tırnaklar ojeli boyamış başın
Yirmi yaşında mı on dokuz musun

Dudakta ruju var burnunda hızma
Ben sana aşığım ne olur kızma
Utanıp sıkılıp oradan sızma
Yirmi yaşında mı on dokuz musun

Yanakta alı var kolunda döğme
Gelişmiş memeler fırlıyor düğme
O kadar güzel ki gel bunu öğme
Yirmi yaşında mı on dokuz musun

Ayakta topuklu bilekte halhal
Boyu Selvi gibi incecik bir dal
Tadından yenmiyor dudakları bal
Yirmi yaşında mı on dokuz musun

Ahmet Erbay kurban olsun boyuna
Ak memeler sığmaz olmuş koyuna
Çok güzelsin gelme sakın oyuna
Yirmi yaşında mı on dokuz musun

Yorum Bırak

Az yaşa uz yaşa bitecek ömür
Üç günlük dünyaymış ömür dediğin
Küllere dönecek sönecek kömür
Üç günlük dünyaymış ömür dediğin

Ecel gelip kapımızı çalacak
Bugün yarın canımızı alacak
Malın mülkün neyin varsa kalacak
Üç günlük dünyaymış ömür dediğin

Kurtuluş yok Azrail’in elinden
Eser durur kaçamayız yelinden
Vade yetse geçmez kızdan gelinden
Üç günlük dünyaymış ömür dediğin

Sırası gelirse genç yaşlı demez
Adildir kimsenin hakkını yemez
Çat kapı geliyor geliyom demez
Üç günlük dünyaymış ömür dediğin

Ahmet Erbay soldururlar gülümü
Tüm canlılar tadacaktır ölümü
Ağlasanda giden geri gelümü
Üç günlük dünyaymış ömür dediğin

Yorum Bırak

Nasıl anlatayım geçen günleri
Aklımdan çıkmıyor eski zamanlar
Mazide bıraktık eski dünleri
Aklımdan çıkmıyor eski zamanlar

Köydeki bayanlar giyerdi saya
Köyden Yeşilyurt’ta giderdik yaya
Gülüp oynayarak düşerdik çaya
Aklımdan çıkmıyor eski zamanlar

Alırdık eşyayı düşerdik yola
Yokuşu çıkınca verirdik mola
Çeşmede bakracın bekle ki dola
Aklımdan çıkmıyor eski zamanlar

Elektrik televizyon yoğudu
Bilmeceler hikayeler çoğudu
Teknoloji insanları soğudu
Aklımdan çıkmıyor eski zamanlar

Ahmet Erbay canlanıyor gözümde
Sohbet ile hep anıyor sözünde
Memleketi çıkmıyor ki özünde
Aklımdan çıkmıyor eski zamanlar

Yorum Bırak

Eğer sana karşı kusur edersem
Doldur silahını vur beni beni
Yüz üstü bırakıp çekip gidersem
Doldur silahını vur beni beni

Hatamı görürsen acıma bana
Eğer ki bir yanlış yaparsam sana
Dost düşmen içinde değerse cana
Doldur silahını vur beni beni

Bakma sakın gözlerimin yaşına
Benden yanı bela gelse başına
Zehir katsam yemeğine aşına
Doldur silahını vur beni beni

Bir hata yapıp ta üzersem seni
Yalvarsam yakarsam af etme beni
Silahın yok ise alırsın yeni
Doldur silahını vur beni beni

Ahmet Erbay senin başın eğerse
Hak etmiştir bir teline değerse
Acımayıp sopa kapıp döğerse
Doldur silahını vur beni beni

Yorum Bırak

Benim yaram nazlı yârin yarası
Öyle kalsın değme tabip yarama
Nerden tutsan bulaşıyor karası
Öyle kalsın değme tabip yarama

Kadir Mevla’m böyle yazmış fermanı
Hata yapma kapatırlar firmanı
Sen elleme nazlı yarda dermanı
Öyle kalsın değme tabip yarama

Dinleyin sizlere söylüyom bakın
Nazlı yar gelmeden ellemen sakın
Ölürüm yaşamam göründe bakın
Öyle kalsın değme tabip yarama

Elleme yarama kangren olsun
Yanıma gelecek görünce solsun
Bir anda şaşırıp gözleri doldun
Öyle kalsın değme tabip yarama

Ahmet Erbay böyle çekiyor acı
Dokunma yarama yarda ilacı
Bekliyor başımda hemşire bacı
Öyle kalsın değme tabip yarama

Yorum Bırak

O varsa evimiz gül gibi açar
Evimizin neşesidir kadınlar
O yoksa hepimiz kalırız naçar
Evimizin neşesidir kadınlar

Didinir tırmanır yuvayı yapar
Çoluk çocuğuna eşine tapar
Bir işi bırakır birini kapar
Evimizin neşesidir kadınlar

Tertemiz her yanı süpürür siler
Yarım ekmeğini yarıya diler
Yuvası uğruna dağları deler
Evimizin neşesidir kadınlar

Konuşurken iyi seçer sözünü
Birinin yanında asmaz yüzünü
Uykusu hafiftir kırpmaz gözünü
Evimizin neşesidir kadınlar

Ahmet Erbay saygı duyar eşine
Sabahtan akşama bakar işine
Nere gitse yavruları peşine
Evimizin neşesidir kadınlar

Yorum Bırak